Dudaklarının kenarından
Siyah beyaz bir film akıyor
Sonu sürprizli romantik bir şarkı dönüyor pikapta
Parmaklarımın arasından geçip
Sana dokunuyorum
Bi bakışın var bana
Tüm öksüz şairlerin gözleri doluyor
Adı koyulmuş
Ama kimsenin kimsenin yüzüne söylemediği bir ayrılık hikayesi bu
Birazdan
Belki birazdan bile az bir zaman sonra
Hiç gitmediğim bir yere yolcu edeceğim ellerini
Ne olacak bilmiyorum
Her şey bitince
Yani gözlerin de çıkınca o kapıdan
Göğsüme gökyüzünün en uzak yerinden bir taş çarpacak önce
Ne olduğunu anlamadan
Ama hakettiğimi düşünüp her zamanki gibi
Kanepenin üzerine yığılacağım
En derinlerde bir yerde kalan son gözyaşı damlalarını çağıracağım hıçkırarak
Sonra kararacak her yer
En kötüsü bu değil diye fısıldayacak tanımadığım bir ses kulağıma
En kötüsü bu değil
Sonra yavaş yavaş
Ama bana belki de çok uzun gelecek bir boşluğa doğru süzüleceğim
Hiç bir şey hissetmeden
Farketmeden
Zaman geçecek bir yerlerde
Saatler tekrar çalışmaya başlayacak
Şarkılar duyulacak önce
Kuşlar ötecek
İnsanlar konuşmaya başlayacaklar belli belirsiz
Renkler parlayıp
Kabuk bağlayacaklar göğsündeki taşın üzerinde
Ve tekrar
Tüm olmuşları heybene koyup
Bir nefes alacaksın
Bir nefes daha
Ve yaşayacaksın.
Comentarios