top of page

Dünyanın En Güzel Vazgeçişi

Senin bir gülüşün var

Sanki siyah beyaz bir film renkleniyor

Gamzende kuşlar

Sana sokuluyorlar

Belli ki bildikleri bir şey var

Bir güzelliğin içinde kendilerine yer açıyorlar

Saçlarından dökülen bir ışık

Henüz adını bulamadım

Saçlarından masallara doğru dökülüyor

Gözlerinde kararsız bir bulutun yalnızlığı

Yağsam mı bilemiyor baktığı uzaklara

Gözlerin arıyor

Gözlerin yorgun

Gözlerin kocaman açılıp bana bakıyor

Sonra birisi alıp güneşi yanaklarına koyuyor

Öyle usul usul

Öyle sıcacık

Ellerin yumuşacık

Yanağımı avucuna bırakıp sonsuzluğa doğru bir çığlık atıyorum

Derin bir nefes ne kadar uzun sürebilir

O kadar uzun ellerinde kalıyorum

Sonra bir boşunalık duygusu çıka geliyor

Hüzünlü ama kabullenmiş bir umutsuzluk bu

Bizim tomurcuğumuzdan da çiçekler fışkıracaktı belki diyorum içimden

Sessiz ve incitmeden

Yıllar önce görmüştüm

Acımıştı

Yine acısa ya diyorum

Kanasak yine dokunurken

Belki de dünyanın en güzel vazgeçişiydin sen



99 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Ev

Loş bir ışık yanıyor Duvarda belli belirsiz iki silüet Görmediğim her eşyayı tahmin edebilirken Sen nasıl hala çok keyifli bir bilmecesin bilmiyorum Ezbere bildiğim her yerini yeniden keşfediyorum Ell

Eskisi Kadar

Eskisi kadar ağır değil artık Bir an geldi ve hissizleştim Kendime hayrım olmayan bir çağı kapatıp diğerine geçtim Başa çıkamadığım dertlerimle yüzleşmek yerine Bana yapılan kötülükleri anlamayı seçti

Buraya Ait Değilim

Artık buralara ait değilim Sanki Başkalarının ektiği ağaçların gölgelerinde dinlendim Tanımadığım insanların bulutlarında üşüdüm Sevmediğim cümleler kurdum Ben olmayan şeyler söyledim Artık buralara a

bottom of page