Çılgınlar gibi kendi cehennemimize koşuyoruz artık
Koca koca şamdanlar yanıyor büyük tavanlı evlerde
İlerideki boşluğa doğru
Eminsiz adımlarla
Gürültülü bir şekilde süzülüyoruz
İçimizdeki hiçliği görmezden gelip
Çamurdan kaldırımlara basıyoruz yalınayak
Sonra birden sen geliyorsun
İnceden bir ışık sızıyor duvarlardan
Bir dilek ağacının altında saçlarını görüyorum
Güneş arka çıkıyor gülüşüne
Bulutlar kayboluyor apar topar
Masmavi gökkubbe altında teslimiyet şarkıları söylüyoruz
Eski günleri bir kenara koyup
Yeniden doğuyoruz taç yapraklarımızdan
İşte böyle sevgilim
Gökyüzüyle gözlerin aynı renk olup öpüyorlar beni
Nemli bir akşamın denize vuran kokusuna banıp dudaklarımı
yanaklarından süzülüyorum
Kimbilir belki de bu çamur kokusu hep güzel yapıyor bizi
Belki de ay öpmüştür alnından
Kimbilir.
Commenti