Kafası karışık bir kadınsın. Zaten bütün kadınların kafası biraz karışıktır. Parkın huzur dolu havasında dalgınca yürüyorsun. Hangi park ki bu? Gözlerin, çevrendeki detaylara takılıp kalıyor, minik çiçeklerin uykusundan uyanışına tanıklık ediyorsun. Kuşların cıvıltısı kulağına hoş geliyor, melodileri ruhuna huzur veriyor. Ama yine de içindeki o boşluk devam ediyor. Ah o boşluk.
Hayatın anlamını arıyorsun, nerede gizli diye düşünüyorsun. Belki de cevap kendi iç dünyanda, derinlerde bir yerde saklı. Yavaşça nefes alıp verirken, hafif esen rüzgarın saçlarını okşadığı hissiyatla doluyorsun. Gözlerin bir anlığına parlıyor, içinden gelen o hissiyatı hissediyor, ama hemen ardından o duygular kayboluyor, yerini yine kafa karışıklığı alıyor. Ah o kafa karışıklığı.
Dudaklarından kaçan hafif bir hıçkırık, içindeki kırılganlığın bir yansıması. Belki de hayatta bir şeyleri sorgulamak, kendini tanımak ve gerçeğe adım atmak gerekiyor. Belki de cesaretini toplayıp iç sesini dinlemelisin. Belki de daha neler neler. Belki de..
Yoruyor ya hayat. Bazen yorar hayat işte. Bazen insan yorar. Bazen bir cümle bile kurmak istemez insan. Bazen olur ama bunlar hep değil. Hayatın güzelliği de bu çekilmezliğinde.
Yavaşça başını eğiyorsun, ayakların toprağa daha da yaklaşıyor. Parmakların toprakta kayarken, yaşamın sonsuz döngüsüne dair bir hatırlatma. Kim olduğunu, nerede olduğunu anlamak için kendi iç dünyanın labirentlerinde kayboluyorsun, ama bu kez farklı bir bakış açısıyla. Belki de hayatın en güzel sırrı, içinden gelen o hissiyatı takip etmekte gizli. Kalbinin sesini dinleyip, iç dünyandaki yolculuğuna devam ediyorsun. Belki de gerçek aşkın ve anlamın peşinde koşmak yerine, içindeki hissiyatla uyum içinde olmanın huzurunu yaşıyorsun.
Daha önce çok da güvenmediğin iç sesinin rehberliğinde yürüyorsun. Parkın rengarenk çiçeklerine gözlerin takılıyor, onların her biri bir masalı anlatıyormuş gibi geliyor. Sen artık kendi hikayenin kahramanısın, sanki kendi gerçekliğini yaratıyorsun.
Her adımın, kendi iç dünyandaki gizemleri çözmeye doğru atılmış bir adım. Hayatın içindeki renkler, senin kalbinde canlanıyor ve sen artık iç dünyandaki hazineyi keşfetmenin tadını çıkarıyorsun. Uzaktan gelen gülümsemeli bir yüz, sana cesaret veriyor. "İçinden geleni yap, yolculuğuna devam et," dercesine. Kim o sahi?
Ayağa kalkmanın ve üzerindeki toprağı atmanın mutluluğu yüzüne yayılıyor. Uzun zamandır içinde biriktirdiğin karmaşayı, diğerlerinin istekleri ve beklentileriyle dolu çantayı artık bırakma vakti gelmiş. Yeter artık herkesi dinlemek, kendi sesini kaybetmek.
Kollarını açarak, doğan güneşe selam veriyorsun. Topraktan kalkarken her adımın, seni yepyeni bir başlangıcın eşiğinde hissettiriyor. Artık kendi gerçeğinle yüzleşme zamanı gelmiş. Gözlerin parlayarak, yeni yola adım atıyorsun. Karanlıkta kaybolan sorularının cevapları, içindeki aydınlığın içinde gizli. Dünya, senin hikayeni yazmana izin verecek.
E hadi, ne duruyorsun?
Comentarios